Bu Blogda Ara

10 Ekim 2018 Çarşamba

Duolingo Competition 10th Grades


You can take part in the competition by clicking the link below.

Click here!

https://www.duolingo.com/o/kgsxry

23 Eylül 2018 Pazar

Grade 9 Theme 1


Here is the wordlist of theme 1:

Click!

Also, you can learn the words by using quizlet which is really funny.

Click here for the quiz!

THEME 1 GRADE 10



You can download the first pdf word set by clicking here. :)

You are expected to revise all the words for your first quiz.



Don't forget to take the quiz!

Quiz 1
https://quizlet.com/_59myql

6 Nisan 2018 Cuma

UNIT 6- WORDS


Theme 6: BRIDGING CULTURES

aisle seat:koridor koltuğu

ancient:eski

baggage:bagaj

bill:fatura

boarding pass:biniş kartı

boring:sıkıcı

cheap:ucuz

check-in desk: kayıt masası

crowded:kalabalık

delicious:lezzetli

economy class: ekonomi sınıfı

exciting:heyecan verici

expensive:pahalı

fresh:taze

fries:patates kızartması

gate:kapı,geçit

greasy:yağlı

healthy:sağlıklı

juicy:sulu

large:geniş

menu:menü

modern:modern,çağdaş

one-way trip:tek yönlü yolculuk

order:sipariş vermek

passenger:yolcu

passport:pasaport

pay:ödemek

quiet:sessiz

relaxing:rahatlatıcı

round trip: gidiş dönüş yolculuğu

salty:tuzlu

seat belt: emniyet kemeri

serve:servis etmek,hizmet etmek

slurp:ağzını şapırdatarak yemek

small:küçük

sour:ekşi

spicy:baharatlı

steak:biftek

stressful:stresli

sweet:tatlı

travel agency: seyahat ajentası

window seat:cam kenarı

soup:çorba

fish:balık

rice:pilav,pirinç

green:yeşil

tea:çay

egg:yumurta

potato:patates

lemon:limon

orange:portakal

lentil:mercimek

black bean:siyah fasulye

pork:domuz eti

pasta:makarna

beef:sığır eti

milk:süt

flour:un

sheep:koyun

sea:deniz

food:yiyecek

cheese:peynir

bread:ekmek

capital:başkent

location:konum

weather:hava

important:önemli

place:yer

shopping:alışveriş yapmak

add: eklemek

airport

havaalanı

all greek to me: bir şeye yabancı kalmak

Ancient: eski, antik

Architecture: mimarlık

Arrive: varmak

Birthplace: Doğum yeri

Bite: ısırmak

Capital: başkent

Celebrate: kutlamak

Cheap: ucuz

Coin: madeni para

Come together: Biraraya gelmek

Competition: yarışma

Crowded: kalabalık

Cruise: Gemiyle gezmek

Customer: müşteri

Delicious: lezzetli

depart

kalkmak

departure gate

Çıkış kapısı

Dessert: tatlı

Destination: varış yeri

Greasy: yağlı

Impressed:etkilenmiş

Include:içermek

India: hindistan

Lentil:mercimek

Luggage:bagaj

Lunch:Öğlen yemeği

UNIT 5-WORDS


Theme 5: INSPIRATIONAL PEOPLE

attractive: çekici

awesome:harika

bald:kel

belt:kemer

blond:sarışın

blouse:bluz

boots:bot(lar)

boring:sıkıcı

bracelet:bileklik

cap:şapka

clutch: el çantası

coat:ceket

down-to-earth:gerçekçi

dress:elbise

earmuffs:kulaklık(lar)

easy-going:uyumlu

elegant:şık,zarif

flip flops:parmak arası terlik(ler)

generous:cömert

glad:memnun

gloves:eldiven(ler)

hairband:saç bandı

helpful:yardımsever

high-heeled shoes: topuklu ayakkabı(lar)

hug:kucaklamak

imaginative:yaratıcı

jealous:kıskanç

lazy:tembel

loose:bol

medium built:orta yapılı

medium height:orta boy

modest:alçakgönüllü

moustache:bıyık

necklace:kolye

optimist:iyimser

outgoing:dışa dönük

patient:sabırlı

pessimist:karamsar

polite:kibar

realistic:gerçekçi

reliable:güvenilir

ridiculous:komik

rude:kaba

sandals:sandalet(ler)

scarf:şal

shirt:gömlek

shorts:şort

shy:utangaç

sincere:samimi

skirt:etek

slippers:terlik(ler)

sneakers:spor ayakkabı(lar)

socks:çorap(lar)

spiky:dikenli

stingy:paragöz

straight:düz

stubborn:inatçı

suit:takım elbise

talented:yetenekli

tie:kravat

wavy:dalgalı

pretty:sevimli

handsome:yakışıklı

plump:tombul

curly:kıvırcık

fair:düz

dyed:boyalı

fat:şişman

thin:ince,zayıf

inspirational: İlham verici

teenager: ergen

personality: kişilik

plump: tombul

inspire: İlham vermek

dark skin: Koyu ten

handsome: yakışıklı

straight hair: Düz saç

possible: mümkün

dyed hair: Boyalı saç

medium build: Orta yapılı

description: açıklama

pretty: şirin

slim: ince

bald: kel

shoulder length: Omuz hizasında

moustache: bıyık

wavy: dalgalı

glasses: gözlük

blonde: sarışın

general appearance: Genel görünüm

attractive: çekici

middle aged: Orta yaşlı

height: boy

well built: yapılı

build: Vücut yapısı

curly: kıvırcık

beard: sakal

glad: memnun

pleased: memnun

displeased: memnuniyetsiz

talented: yetenekli

skilful: becerikli

unskilled: beceriksiz

elegant: şık

old fashioned: Eski moda

fashionable: Modaya uygun

tie back one's hair: Saçlarını toplamak

tying: bağlamak

loose hair: Saçlarını açmak

all skin and bone: bir deri bir kemik

extremely: Son derece

fat: şişman

Thin: zayıf

Celebrity: Ünlü kişi

Stand: Ayakta durmak

Smile: gülümsemek

stay in touch with: İletişimde kalmak

stay up to date: Güncel kalmak

spare time: Boş zaman

legend: efsane

admire: Hayran olmak

awesome: harika

breathe: Nefes almak

heal: iyileştirmek

move: birisini duygulandırmak

nervous: gergin

touch: dokunmak

go one's way: Kendi yoluna gitmek

all walks of life: Her kesimden

be proud of : Gurur duymak

brave: cesur

glitz and glamour: şan ve şöhret

charity: hayır kurumu

worldwide: Dünya çapında

author: yazar

novel: roman

fantastic: şahane

put on weight: Kilo almak

lose weight: zayıflamak

passion: hırs

tissue: Kağıt peçete

shy: utangaç

rude: kaba

generous: cömert

polite: kibar

imaginative: hayalperest

reliable: güvenilir

boring: sıkıcı

lazy: tembel

ridiculous: gülünç

sincere: samimi

stingy: cimri

stubborn: inatçı

outgoing: Dışa dönük

modest: Alçak gönüllü

patient: sabırlı

easy going:  anlaşması kolay, uysal

jealous: kıskanç

helpful: yardımsever

bold: Koyu renk yazılmış

down to earth: mantıklı

envious: kıskanç

stubborn: inatçı






UNIT 4- WORDS



Live on the edge: Riskli bir hayat sürmek

Afternoon: Öğleden sonra

Waterfall :şelale

Evening: akşam

At night: gece
Adventure: macera
In the morning: sabah
At noon: öğlen
Desire: İstek duymak


Mountain: dağ

On Thursdays: Perşembe günleri (günlerden önce “on” gelir.)

Forest: orman

On weekdays: haftaiçi

At the weekend: hafta sonu

Lake: göl

River: nehir

Always: Her zaman

İsland: ada

Usually: çoğunlukla

Beach: kumsal

Often : Sık sık

Ocean: okyanus

Sometimes: bazen

Desert: çöl

Rarely: nadiren

Hill: tepe

Never: Asla,hiç

Geographical features: Coğrafik özellikler

Volcanic eruption: Volkanik patlama

North Africa: Kuzey afrika

Earthquake: deprem

South Africa: Güney afrika

North America: Kuzey amerika

Avalanche: çığ

Tribal: kabile

Drought: kuraklık

Dance around the fire: Ateşin etrafında dans etmek

Landslide: heyelan

Flood: sel

Ride horse: Ata binmek

Hurricane: kasırga

Sudden explosion: Ani patlama

Sudden violent movement: Ani şiddetli hareketler

Earth’s surface: yeryüzü

Large amount of snow: Büyük kar kütlesi

Mass of rock: Kaya kütlesi

Suddenly and quickly: Aniden ve hızlı

Soil moving: Toprak hareketi

Beyond: öte

Storm: fırtına

Extremely: Son derece

Large wave: Büyük dalga

Earthquake: deprem

Natural disaster: Doğal afet

Scary: korkutucu

Bit: biraz

Unfortunately: maalesef

Experience: deneyim

Disaster: afet

Midnight: Gece yarısı

Heavy rain: Şiddetli yağmur

Regulation: düzenleme

Drift away: Uzağa sürüklenmek

Free from danger: Tehlikeden uzak

By the force of heavy water: Şiddetli suyun gücüyle

Earthquake drill: Deprem tatbikatı

Things fly in the air: Bir şeylerin havada uçuşması

By the way: Bu arada

Edge of a river: Nehir kenarı

Let nature take its course: Olayları akışına bırakmak

Part of our lives: Hayatımızın bir parçası

Face tsunamis: Tsunamiyle yüz yüze gelmek

Hard conditions: Ağır şartlar

Safety rules: Güvenlik kuralları

Sudden : ani

Early ages: Erken yaşlar

Less: az

Stay away: Uzak durmak

Safety: güvenlik

River bank: Nehir kıyısı

Rule: kural

Electrical wires: Elektrik telleri

Rich in mineral: Mineral açısından zengin

Geothermal energy: Jeotermal enerji

Alive tourism: Canlı turizm

Natural beauty: Doğal güzellik

Survive: Hayatta kalmak

Take the subject seriously: Konuyu ciddiye almak

Exactly: tamamen

Care: önemsemek

Government: hükümet

Detection: buluş

Warning system: Uyarı sistemi

Concluding sentence: Sonuç cümlesi

Supporting idea: Destekleyici fikir

Title: başlık

Topic sentence: Konu cümlesi

Strike: vurmak

Affect: etkilemek

Per hour: saatte

Magnitude: büyüklük

Cause: Sebep olmak

On record: kaydedilen

Occur: Meydana gelmek

Shoot a documentary: Belgesel çekmek

Zoo keeper: Hayvanat bahçesi bakıcısı

Wildlife photographer: Vahşi yaşam  fotoğrafçısı

Park ranger: Park bekçisi

Explorer: araştırmacı, kaşif

Put out fire: Yangını söndürmek

Fix the bike: Bisikleti tamir etmek

Survive hard conditions: Zor koşullarda hayatta kalmak

Journalist: gazeteci

Sand storm: Kum fırtınası

Continent: kıta

Strong wind: Şiddetli rüzgar

Journey: yolculuk

Communication: İletişim

Blow: esmek

Risky lifestyle: Riskli yaşam tarzı

Sleeved shirt: Uzun kollu gömlek

Scarf: Atkı,şal

Keep warm: Sıcak tutmak

Shine: parlamak


23 Şubat 2018 Cuma

ÖNEMLİ!!!! ÖDEVİNİZİ UNUTMAYIN....


 


 This week, we learned how to use simple present tense and present continuous tense in sentences. You will find your homework here to revise the subject. Please write down all the questions before you come to the class. Here is a direct link for the exercises...








Bu hafta bildiğiniz gibi geniş zaman ve şimdiki zaman konularını işledik. Bu bölümde konuyu pekiştirmek için gönderdiğim alıştırmayı bulacaksınız. Sınıfa gelmeden önce tüm soruları defterinize yazdığınızdan ve cevapladığınızdan emin olun. Aksi takdirde bu durum performans notunuzu olumsuz etkileyebilir. Alıştırmalar ayrıca eba sistemi üzerinden de gönderilmiştir. Ayrıca alıştırmalara başlamadan önce gönderdiğim videoyu da izleyiniz. Videoya ulaşmak için tıklayınız.

Alıştırmalara ulaşmak için,